Erzurum'un tarihi Narmanlı Camii'nde huzurlu bir ibadet deneyimi yaşayın. Namaz, Kur'an kursları ve dini etkinliklerle dolu bir mekan. Erzurum camii, manevi atmosferi ile sizi bekliyor. #NarmanlıCamii#ErzurumCamii#Erzurum#Cami#İbadet
Erzurum’a yolunuz düşmüşse bir vaktinizi burada kılmadan geçmemenizi tavsiye ederim. Hem camii güzel hem müezzin iyi. Mükemmeldi. Tadına doyamadık. Şehrin merkezinde yer alması da ayrı bir güzellik.
Dışarıdan ve içeriden gerçekten dikkat çeken bir camii. İçerisinde hala ahşap yapıların olması tarihi size hissettiriyor. Meydandaki diğer yerleri gezerken burayı mutlaka ziyaret edin.
Erzurum Narmanlı Cami Tebriz Kapı semtinde Çifte Minareli Medrese'nin doğusunda yer almaktadır. Cami, kapı üzerindeki dört satırlık kitabeye göre 1738 yılında, Narmanlı Hacı Yusuf tarafından yaptırılmıştır. Narmanlı Cami'nin ortası büyük, yanları küçük beş kubbesi bulunmaktadır. Ayrıca son cemaat yerinin bulunması ve şehirdeki diğer tek kubbeli camilere göre daha büyük çaplı bir kubbeye sahip olması caminin önemini artırmaktadır. Dört köşede tromplar üzerine oturan kubbesi, dışarıya 16 kenarlı bir kasnakla yansımaktadır. Düzgün kesme taştan yapılan cami, işçiliği ile de dikkat çekmektedir.
Kitabe metni şöyledir:
Narmani Hacı Yusuf camii itdi bina
Ola makbul-i Huda idüb gavs-ı Hur-i cinan.
Fikr tarihin iderken Veysiya Hâtif dedi
Ma’bed-i ecell-i ibadet secdegâh-i ârifin.
İbadethane, inanç ve ruhen rahatlamak için mükemmel bir yer, müslümanların tarihi değere sahip osmanlı yapıtı bir cami, selçuklu döneminde yapılan çifte minareli medreseye komşu olması ayırt edici bir özelliği,
Eski bir yapı ismi Narman ilçesinden alıyor
Eski taş yapıt
Yerleşkesi büyük olduğundan cenaze namazlarının büyük çoğunluğu burada kılınıyor
Çifte minareli medrese ve Ulucami’ye mesafesi çok yakın sadece arasında bir yol mesafesi olduğundan görülebilecek yerlerinde arasında
Narmanlı Camii Erzurum’un Narmanlı mahallesinde olup Çifte Minareli Medresenin hemen
doğusunda yer almaktadır. Caminin giriş kapısında yer alan Veysi Efendi’nin hazırladığı dört
satırlık mermer kitabenin son mısrası yapım yılı olarak ebcet hesabına göre H.1111 / M. 1738
yılını gösterir. Cami Sultan I. Mahmud (1730-1754) döneminde Narmanlı Hacı Yusuf Efendi
tarafından yaptırılmıştır. Vakfiyesi caminin inşasından çok sonra H.1189 / M.1775 yılında tescil
ettirilmiştir. Vakfın sahibi babası Salih’tir. Kendisi dedesinin adını almıştır. Kitabesi1
;
Narmanî Hacı Yusuf cami’i itdi bina.
Ola Makbul-i Huda idüb gavs-ı Hur-i cinan
Fikr tarihin iderken Veysiya Hâtıf dedi:
Ma’bed-ecell-i ibadet secdegâh-i ârifîn
şeklindedir. Bir rivayete göre Narmanlı Hacı Yusuf namıyla bilinen kişi akşam vakitlerinde
yanındaki hizmetkârıyla bir yere gidiyormuş. Hizmetkâr Hacı Yusuf’un önünde elinde kandille
ilerlerken nedense Hacı Yusuf öne geçiyor hizmetkârı elinde kandille arkada kalıyor. Hacı Yusuf
ilerlerken ayağı bir tümseğe takılıp düşüyor. Hizmetkârı “Ağam” diyor. “Arkada olan ışığın
kimseye faydası olmaz, herkes ışığını kendi götürmeli”. Bunun üzerine sözü çok anlamlı bulan
Hacı Yusuf, malının mülkünün bir kısmını fakire fukaraya verir. Hizmetkârını azad edip, bir de
cami yaptırmaya karar verir. Böylelikle Narmanlı Camii’ni yaptırmış olur. Önceleri hayli derme
çatma yapıldığı söylenen camiyi gören dönemin Valisi “Buradan iyi han olur” deyince Yusuf
Efendi üzülür “Bu kadar para harcatıp cami yaptırdım siz han olur diyorsunuz, sebep ne?” diye
sorunca Vali derme çatmalığına işaretle “Isıtması zor olur” der. Bunun üzerine de Yusuf Efendi
çok daha fazla para harcayarak bugünkü yapıyı inşa ettirir.2
Kare planlı, kubbeli, düzgün kesme taştan inşa edilmiş küçük ölçekli bir yapı olan Narmanlı
Camii’nin kubbesine tromplarla geçilir (G.1).3 Güneyinde mukarnas kavsaralı sade bir mihrap ve
yenilenmiş ahşap minber yer almaktadır. Kuzeyinde sekiz destek üzerinde oturan ahşap kadınlar mahfili yer alır. Caminin girişinde kubbeyle örtülü beş bölümlü bir son cemaat yeri bulunmaktadır.
Son cemaat yerinin giriş kapısının önündeki kubbe kemeri diğerlerinden daha yüksek ve geniştir
(G.2). Kubbesinin eteklerinde Kur’an’dan alınmış bir yazı bordürü bulunmaktadır. Caminin
etrafında haziresi yer alır. Caminin önünde duvarla çevrilmiş küçük mezar alanında Narmanlı Hacı
Yusuf ve ailesine ait olduğu söylenen mezarlar yer alır.4 Caminin doğusunda ve güneyinde yer
alan hazirede ise devlet kademesinde çalışmış kişilerin, şehrin önde gelenlerinin ve yakınlarının
kabirleri bulunmaktadır.
Narmanlı Camii’nde 2015-2016 arasında yapılan restorasyonda caminin haziresinde 23 kayıp
mezar ortaya çıkarılmış ve restorasyon öncesi beyaz boya ile boyanan ahşap mahfilde yağlı boya
raspası yapılarak alttaki esas dokuya ulaşılmış ve 18. yüzyılın en yaygın dekorasyonlarından biri
olan kalemişi ile yapılmış bitkisel bezemeler günyüzüne çıkarılmıştır5 (G.3-4).
Sekiz ahşap sütunun taşıdığı kaş kemerli kadınlar mahfilinde ahşap sütunların başlıkları
mukarnaslarla bezenmiştir (G.5-6). Kemerlerin üzerinde ise yine ince bir mukarnas frizi yer alır.
Friz üzerinde ise mahfilin korkulukları bulunur. Bitkisel bezemeler kemer aynalarında yatay
olarak; ahşap sütunların başlıklarına kadar olan bölümlerinde ise dikey olarak görülmektedir.
Bitkisel bezemelerde siyah, krem ve kırmızı renkler kullanılmıştır. Bir kısmı tahrip olmasına
rağmen sümbül, karanfil, lale, anemon (ya da gül) ve servi, bezemelerde kullanılan çiçek ve ağaç
motifleri olarak tespit edilebilmektedir (G.7-8).
Ahşap mahfilin dekorasyonunda kullanılan birbirinden farklı çiçekler aynı topraktan
çıkıyormuş hissi verecek şekilde tasvir edilmişlerdir. Yetmiş çiçek motifi arasına servi motifleri yerleştirilerek kompozisyona bir simetri ve hareket getirilmiştir (G.9-10). Karanfil, lale, anemon ya da gül ve servi motifleri kemer aynalarında kullanılırken, sümbül ve menekşe motifleri ahşap sütunların mukarnas başlıklarına kadar olan dikey dikdörtgen bölümde kalemişi siyah ile
1738 yılında, Narmanlı Hacı Yusuf tarafından yaptırılmıştır. Çok sanatlı bir camidir. Ahşap kısımlar üzerindeki süslemeleri çok güzeldir. Çifte Minareli Medreseye (doğusunda) çok yakındır.
Erzurum'un cenaze için tercih edilen tek camisi. Geniş avlusu bu ihtiyacı karşılıyor. Sadece düzenli bir otopark ve cenazeyi bekleyen insanları yağmurdan ve kötü hava koşullarından koruyacak bekleme yerlerine ihtiyaç var. Umarım kısa sürede hallolur.
Değerlendirme Yapın