Ulu Camii ve Kapalıçarşı’yı gezdikten sonra uğradık buraya. O tarih atmosferde dinlenmek, kahve içmek ve sohbet arası vermek çok keyifliydi. Alt katında çay ocakları ve bir iki hediyelik eşya dükkanı var. Üst katı ise ipek eşarp, gömlek vs. satışlarının yapıldığı mağazalar var. Tekerlekli sandalyeye uygun olmadığı için biz üst kata çıkamadık.
İki kahve, bir soda için 160₺ ödedik. ?
İpek dokumalar almak, dinlenip bir şeyler içerken sohbet etmek için güzel ve tarihi dokusu olan bir mekan. İki kafe bulunuyor sanırım bir diğerinin neredeyse iki katı fiyatına hizmet veriyor ama pahalı olanın hizmet kalitesi pek iyi değil.
Koza Han 1490-1491 yılları arasında II. Bayezid tarafından, İstanbul’daki cami ve medresesine gelir getirebilmek amacıyla, mimar Abdul-ula bin Pulad Şah’a yaptırılmış bir han. Üst katta 51, alt katta ise 50 olmak üzere toplam 101 oda var. Avludaki havuz boşaltılmış nedenini bilmiyorum. Hafta sonu gitiik epeyce kalabalık, cıvıl cıvıldı.
Çok tatlı bir han. Sabah saatlerinde çok sakin olurken öğlen kesinlikle çok çok kalabalık. Sabah erken saatlerde bir türk kahvesi içmenizi tavsiye ederim
Çok güzel. Tasarım olarak içeride ki dükkanlar olarak. Çok çok kalabalık , oturduğunuz zaman servise yetişemiyorlar. Ama yine de ortam güzeldi. Uğranması gereken bir yer
Hafta içi gittik çok fazla bi kalabalık yoktu. İçinde benim çok hoşuma giden bir de mescit vardı. Mescide bir bakmanızı öneririm fazlasıyla şirin temiz. İçeride limonata içerek gezmenizi öneririm. Üst katlar hep ipek üzerine dükkanlar. Haberiniz olsun sağlıcakla kalın ?
Koza Han 1490-1491 yılları arasında II. Bayezid tarafından, İstanbul’daki cami ve medresesine gelir getirebilmek amacıyla, mimar Abdul-ula bin Pulad Şah’a yaptırılmıştır. Zaman içinde Yeni Han, Beylik Han, Beylik Han-ı Cedid-i Amire, Han-ı Cedid-i Evvel, Simkeş, Sırmakeş, Beylik Karbansaray, Eski Yeni Han gibi çeşitli isimlerle anılmıştır. Yaklaşık olarak 46 x38 metre iç ölçülerinde dikdörtgen bir avlunun çevresinde iki katlı olarak inşa edilen hanın üst katında 51, alt katında ise 50 oda bulunmakta, odalar her iki katta yaklaşık3.40 metre genişliğindeki bir revağa açılmaktadır. Revağın üzeri kubbelerle, odaların üzeri ise tonozla örtülüdür. Çatı kurşunla kaplanmıştır. Üst katta her odanın dışa açılan ikişer penceresi bulunmaktadır. Han’ın kuzey cephesinde taştan kabartma süslerle bezenmiş görkemli bir kapısı, ayrıca güneydeki açık alana ve doğusundaki tek katlı ahır ve depoların bulunduğu ikinci avlulu bölüme açılan kapıları vardır. Hanın iç avlusunun ortasında inşa edilmiş olan ve zemin katında havuzlu bir şadırvan, birinci katında ise ibadet mekanı bulunan sekizgen mescit, köşelerdeki sekiz ayak ve ayakları birbirine bağlayan yuvarlak kemerler ile havuzun ortasındaki bir ayak tarafından taşınmaktadır. Günümüzde ticari amaçlı olarak kullanılmaktadır.. Geçmişe yolculuk gibi bir şeydi yüz yıllar öncesinin Avmsi çok kalabalık olmasına rağmen dolanırken çok hoşuma gitti.
Birçok çayhane var ama her çayhanenin fiyatı farklı. Örneğin, içeri girdiğinizde ilk sandalyeler için her çay 15 TL, ancak ilerideki sandalyeler, yani bir sonraki çayhaneye ait olanlar, her çay için 25 TL alıyor. Ancak genel olarak çok güzel bir yer.
Bursadaki en güzel hanlardan ortasındaki mescidi , etrafındaki çay ocakları , ikinci kattaki ipekçi ve örtücüleriyle çok hoş bir yer . Özellikle her tesettürlü kadının ziyaret etmesi lazım
1492 yılında II. BEYAZIT tarafından İstanbul da ki cami ve medresesine gelir sağlamak amacıyla yaptırılmıştır. Orhan camii ile Ulu cami arasındaki geniş bir alana kurulmuştur. Üst katta bulunan odaların tamamı ipek ve ipek ürünleri satan dükkanlar olarak kullanılmaktadır. Günümüzde iç avlusu ziyaretçilerin dinlenebilecekleri kafe ve çay bahçesi olarak düzenlenmiştir.
Mimar: Abdül-Ula Bin Pulad Şah
İnşaat ustası: Şuca Bin Karaca
Değerlendirme Yapın