"Navigasyonla gelirken Şükrü paşa kışlası diye bir yere getirdi ve kapalıydı, asker nöbet tutuyordu"
"Dedemizin ruhsatlı 120 yıllık antika tabancasını müzeye bağışlamak istedik.muze müdürü ilgisizce sergileme garantisi veremeyeceğini sordedi.hayret ettik."
"Düzenlenme İşçi Ceyhan Ceylan Rambo 14 Mart 2024 de Açılış olmadan çalışan Benim3"
"Şehri yukarıdan görebileceğiniz bir yer. Ancak camilerin olduğu taraf görünmüyor. Askeri bir alanın içinde. Otoparkı askerler işletiyor. Ücret alınmıyor. Kimlik kartınızı verip ziyaretçi kartınızı alıyorsunuz. Küçük bir yer."
"Edirneyi kus bakisi gorebileceginiz bir mekan. Buram buram tarih kokuyor. Acik ucretsiz otoparki mevcut."
"Tüylerinizi diken diken edecek bir anıt/müze"
"Çok güzel bir yer ve siperler ve sığnaklara yakın"
"Bir Türk vatandaşı olarak gezerken çok etkilendim, bu ülkenin ne zorluklarla kazanıldığını bir kez daha öğrendim. İçerisinde güzel bir Müze mevcut ve şehir manzarası da muhteşem, Edirne'ye ziyarete gelen herkese gezmesini tavsiye ederim."
"Balkan savaşı sırasında 1913 yılında Edirne Bulgar ordusu tarafından kuşatıldı. Osmanlı devleti siyasi iç çalkantılar içinde bulunmakta Trakya’da bulunan ordularımız sürekli geriye çekilmiş Edirne’ye kadar tüm topraklarımızı kaybetmiş durumdaydık. 23 Ocak 1913 tarihindeki Bab-ı Âli baskınıyla İttihat ve Terakki Cemiyeti iktidara tamamen hakim oldu. Hükûmet darbesinin sebebi olarak Edirne ve Balkanların kaybedilmesi propaganda edilmişti. Cemiyetin başındaki Enver Paşa, Şükrü Paşa'ya biraz daha sabretmesi yakında yardım geleceğini bildirdi. Ancak, aylarca Edirne'ye hiçbir yardım gelmedi. Edirne halkı yiyecek bulamayınca önce süpürge saplarındaki tohumları yedi. Daha sonra sokaklardaki kedi köpekler dahi yenildi. Paşa, askerini doyurabilmek için ekmeğe belli oranda kum karıştırılması talimatı dahi verdi. Bulgar ordusu Edirne'ye sokulmadı. Hiçbir yardım gelme umudu kalmayan Şükrü Paşa teslim olmak zorunda kaldı."
"Vatanın hangi şartlarda ve hangi duygularla savunulduğunu gösteren bir anıttır. Serhat şehri Edirne'ye gelindiğinde mutlaka uğranılması gereklidir. Gelecek nesiller için aynı Çanakkale gibi bir yaşayan ve bazı dönemlerin hiçbir zaman unutulmamasını için gereklidir. Şükrü Paşa vasiyetini okursanız nesillere aktarılması önemsediğini görebilirsiniz."