"1 yildır çocuğum bu kreşe gidiyor çok memnunum okul müdürü gülşah hanım çok tatlı ve çok ilgili bir bayan oğlum severek gidiyor okuluna yasemin öğretmene sonsuz teşekkürler çok ilgili çok düşünceli bi bayan hiç bir sorun yaşamadim gönül rahatliyla çocuğunuzu bırakabilirsiniz😇 …"
"Hocalarımız çok ilgili her konuda olduğu gibi teşekkürler hocam"
"Samimi ve sıcak aile ortamı. Çocuğunun yaşıtlarıyla bir arada bulunması, anne ve babası ile örülü dünyadan çıkıp hayata adım atması, arkadaşlık kavramını öğrenmesi gerekiyor. Dış dünyayla iletişim kurabilmesi ve kendi yaşıtlarıyla beraber birey olduğunun farkında olabilmesi için kreşe gitmesi çok önemli. Okumuş olduğum bir makalede de belirtildiği üzere gelişim sürecindeki ilk yıllar çocuğun sosyal duygusal, bilişsel ve dil gelişimleri için çok kritik bir öneme sahiptir. Beyin gelişimi üzerinde yapılan araştırmalar, 0-3 yaştaki beyin gelişiminin diğer dönemlerden daha hızlı olduğunu ve çevrenin beyin gelişimi üzerinde önemli etkisinin olduğunu ortaya koymaktadır. İlk üç yaştaki gelişim sürecinin çeşitli faktörlerden dolayı olumsuz etkilenmesi çocukların akranlarıyla aralarında gelişimsel farkların oluşmasına ya da gelişimlerinin gecikmesine neden olmaktadır. Hayatın ilk yıllarında beyinde bulunan nöron ve bu nöronların buluşma noktaları olan sinapsların sayısı şaşırtıcı hızla artar. Beyin gelişimi döllenmeden sonraki günler içinde (intrauterin hayatta) başlamakta ve sinir yaranlarının hızla iletimini sağlayan miyelazisyon bebeklikten ergenliğe kadar devam etmektedir. Beyin gelişimi yaşamın ilk iki yılında en hızlı ve gebeliğin son iki ayında ve doğumdan sonraki ilk bir yıl boyunca sinapsların ve dendritlerin üretimi ile beyin büyür. Yoğun dallanma ve özel nöronların milyonlarca dendritsel fiber bağlantıları beynin farklı bölgelerindeki geniş alanlarda giderek artar. Bu uyum beynin sinir sisteminin miyelinleşmesi boyunca algısal, duyusal, düzenleyici, duyu-motor ve işlemler açısından gelişmesini sağlar. Bu nedenle erken deneyimler beyin gelişiminde önemli rol oynamaktadır. İlk yıllarda yaşanan bu deneyimler, bebeklerin yaşamları boyunca etkili olacak düşünme, hissetme, iletişim kurma, hareket etme yetilerinin oluşumu için, beyinde kritik bölgelerin yapılandırılmasında nemli rol oynar. Uygun bakım ve uyarılma beyin gelişimini olumlu yönde etkilerken, uyarıcı azlığı ve travmalar beyin gelişimini geciktirir ve uyumsuz bir şekilde işleyişini sağlar. Bebek ve ebeveynler arası ilişki beynin gelişmesi ve sonraki gelişim için kritik önem taşımaktadır. Anaokulu çocuğun yaşamındaki ilk gerçek sosyal deneyimdir. Çocuğun merkez olduğu ve tüm ilginin üzerinde olduğu bir ortamdan uzaklaşıp ilgiyi, sevgiyi paylaştığı, bir düzen içinde grup halinde hareket ettiği, beklemeyi, sabretmeyi öğrendiği, tüm ihtiyaçlarını karşılaması için desteklendiği ilk ortamdır. Çocuk yuvaya giderek öncelikle düzen öğrenir. Her gün aynı saatte kalkıp, aynı düzen içinde okuluna gitmektedir. Bu ev yaşamında da düzen sağlar. Belirli bir saatte yatmayı, düzenli olarak kahvaltı etmeyi öğrenir. Düzenli ve sürekli arkadaşlıkları olur. Arkadaşlarını aramaya, onlar tarafından aranmaya başlar. Arkadaşlık ve arkadaşlarıyla paylaştıkları önemli olmaya başlamıştır. Anne-babası dışında öğretmeni ve okuldaki arkadaşları hayatında önemli olmaya başlarlar. Başka insanlarla ilişki kurmayı ve sürdürmeyi öğrenir. Evde ortaya çıkan sorunlarda sorun çözmek zorunda kalmayabilir ancak yuvada örneğin oyuncağını paylaşması gerektiğinde uygun yöntemle yaklaşamazsa hayal kırıklığı yaşayabilir ve bu yolla zaman içinde problem çözmeyi öğrenir. Kabul görmek, kabul etmek gibi sosyal kavramlar gelişmeye ve önem kazanmaya başlar. Yaşayarak, deneyerek öğrenme fırsatı elde eder. Her tür bilgi grupla etkileşim halinde öğretilmektedir ve mümkün olduğunca çocukların bir çok duyusuna hitap edebilecek bir öğretim planı uygulanır. Bu nedenle çocuğa evde öğretilen sistemsiz ve düz bir bilgiye oranla çok daha kalıcı ve muhakemeye olanak veren zengin bir öğrenme ortamı sağlanmaktadır. Bu tarz öğrenme çocukta sürekli bir öğrenme isteği ve ihtiyacı yaratmaktadır. Tüm bu bilgi ve deneyimin 6 yaşından önce kazanılmasının asıl önemi çocuğun zihinsel ve duygusal gelişimi için bu yılların çok önemli yıllar oluşudur. Bu dönemde edinilen bilgiler hem çok kolay öğrenilmekte hem kalıcı olmakta ve öğrenme alışkanlığı geliştirir.."
"Çok güzel bir ana okulu çok beğendim çok güzel ilgileniyorlar"
"Öncelikle asla memnun kalmadım konuşulan anlatılan hicbirşey yapılmadı kimseye tavsiye etmem gerekli her kuruma şikayetlerim devam ediyor pedagog dan aldığım raporla savcılığa şikayette de bulunucam herşeyi geçtim oğlum korkak yaşıtlarına yaklaşamaz oldu en acısı da bu"